Banka tıklım tıkış. Sürttürüyorum kartı numaratör cihazına; 316. Sıradaki numara 264. ‘E, hani bankanın kendi müşterisine özel bi kıyağı vardı? Öne alıyordu beni’ demiyeceksin. Dememeyi öğrendin. Özel varsa, senden özeli de var. Siyah kartlısı, premier katlısı, elityum yatlısı, müşteri temsilcisinin kankası, güvenlik görevlisinin akrabası… Her daim önünde bir yirmi kişi olacak zaten. 316 eksi 264 = 52… Düş 52’den…30. Demek; 30 kişi de benim gibi özel olmayan, özel müşteri. Tamam. Oturup bekleriz hepimiz. İşimiz ne?
Metropolde zaman, endişeli modernler, vesveseler, korkular, eski defterler, kıpır kıpır takıntılar. Dalakşehir, botoks, “Müezzinin sesi hicaz davudi mi?”, “Eskiden buralar dutluk muydu?”, peçeteye yazılamayan Mihriban, kırmızı akan dijital kat numaraları, gevezeler, mobilyacı Balzac, kaosu görünce kıkırdayan zekâlar, tek tesellisi pişmanlık olan mağluplar...
Yazarın Diğer Kitapları
-
-
-
-
-
-
-
-
-
Edebiyat Devrimi Cumhuriyet Aydınının Yeni Bir Dil ve Edebiyat Kurma Telaşı 1930 1950
Hale Sert
Special Price 200,00 ₺
-