Alışveriş Sepetim

KENDİ KADERİNİ TAYİN HAKKI VE SÖMÜRGE KARŞITI MİLLİYETÇİLİĞİN KÖKENLERİ

Kendi Kaderini Tayin Hakkı ve Sömürge Karşıtı Milliyetçiliğin Kökenleri

9789750528637

Erez Manela

Mayıs 2020 - 431 Syf.

Etiket Fiyatı : 301.00 ₺

Stokta

Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda, barışın sağlanmaya çalışıldığı yıllarda,

Woodrow Wilson meşhur On Dört İlke’yi ortaya attı. Her ne kadar son

halinde adı geçmese de, bu on dört ilkeden en çok dikkat çeken kendi

kaderini tayin hakkı oldu. İmparatorlukların çöktüğü, sömürgeciliğin

hükmünü yitirmeye başladığı ve ulus-devletlerin ortaya çıktığı bu dönemde,

bu hak, en çok sömürge halklarına umut oldu. Fakat “güçlü ya da zayıf,

küçük ya da büyük” tüm halkların kendi kaderini tayin etmeye hakkı

olduğunu bildiren bu ilkenin uygula(nama)ması, doğan umutları hızla yerle

bir etti.

Erez Manela, Wilsoncu Moment’te, Woodrow Wilson’un sömürge halkları

için nasıl bir kurtuluş figürü haline geldiğini, kendi kaderini tayin hakkına

kavuşacaklarına inanmış halkların “medeniyet kriteri”ne çarparak nasıl

hayal kırıklığına uğradıklarını ve mücadelelerini sokağa nasıl taşıdıklarını

anlatıyor. Aynı zamanda, bu halkların, yüzlerini zaman içinde Wilson’dan,

kendi kaderini tayin hakkını ilk kez 1914’te zikreden Lenin’e çevirmelerini

aktarıyor; Büyük Güçler’in çıkarlarının, ilkelerin önüne nasıl geçtiğinin

resmini çiziyor.

[…] Merak ediyorum, istemeden etrafıma kurtuluşu olmayan bir ağ mı

ördünüz? Bugün tüm dünya Amerika’ya dönüyor, yalnızca uğradıkları

haksızlıklar için değil umutları ve şikâyetleri için de. […] Halklar tiranlarına

yıllarca dayanırlar ama yeni bir milenyum hemen şimdi yaratılmazsa

kurtarıcılarını paramparça ederler. Ama [...] bu kadim haksızlıklar ve

mevcut mutsuzluklara bir günde çare bulunamaz. Gördüğüm şey, sanırım

–tüm kalbimle yanılıyor olmayı diliyorum– bir hayal kırıklığı dramı.

Woodrow Wilson